21 Ocak 2012 Cumartesi

BALIK TÜRLERİ


BALIK TÜRLERİ

ACIBALIK (Rhodeus seiceus amarus) Trakya, Marmara ve Karadeniz’de ağır akışlı akarsular veya göllerde yasar. Bitkiler ve küçük hayvancıklarla beslenir. Ortalama 5–6, en çok 9 santimetreye Kadar büyür. Üreme devresi nisan-haziran arasıdır. Dişisi uzun hortumuyla Yumurtalarını bir midyenin içine ustaca bırakır. Erkek de spermlerini midyenin Açılıp-kapanarak emdiği suya bırakarak yumurtaları döller. 2–3 haftada olgunlaşan yavrular, midyeyi terk eder. Böylece küçük cüsselerine rağmen Emniyetli üreme tamamlanır.

AFANGUS (Aphanius fasciatus)
Ege ve Akdeniz’in sahillerine akan uçsularda yasar. Çeşitli türleri ülkemizde yaygındır. Nehirlerin yavaş akıntılı veya durgun bölümlerinde yuvalanır. Boylan 5–6 santimetre olur. Acı ve tuzlu sulara da uyum gösterir. Kabuklular ve özellikle su yüzeyindeki sinek-böcek larvalarıyla beslenir. Bahar aylarında üremelerini yapıp, yumurtalarını su bitkilerinin üzerine bırakır. Akvaryum balığı olarak da yetiştirilir.

AKYA (Lichia amia)

Kuzu, çıplak, leka ve iskender balığı olarak da anılır. Genelde 50–100 Santimetre en çok 180 santimetre ve 60 kilogram ağırlıkta olabilir. Yumuşakçalar, Kabuklular ve küçük balıklarla beslenerek, dipte kıyılara yakın küçük sürüler halinde dolaşır. Canavar balıklardandır, çevresindeki balıkları yok edercesine yer. Geçmişte çok avlanılması nedeniyle neslinin tükenme tehlikesi vardır. Korunması gerekir.

ANKARA ÇAMURBALIĞI (Neomacheilus angorae)

Orta ve Doğu Anadolu’nun göl ve akarsularının çamurlu, kumlu ve sazlı Zeminlerinde yayılış gösterir. Zeminlerden emdiği çamurlardan, küçük Hayvanlar, böcekler ve larvaları seçerek beslenir. İsmi de oradan gelir. 6–7 Santimetreye kadar büyüyebilir. Çok sığ suların yüksek ısısına dayanabilir. Mayıs-haziran arasında yapışkan yumurtalarını kıyıların kumluk ve çakıllarına bırakır. Doğa dengesini korur.

AY BALIĞI (Mola mola)

Pervane balığı da denir. Okyanuslar ve Akdeniz’in açıklarında uzun göçler Yapmadan, bazen derinlerde, bazen de su yüzeyinde yan yatarak dolaşır. İyi Yüzemeyen, hareketsiz bir balıktır. Denizanaları, ahtapot, mürekkep balığı ve Diğer balıklarla beslenir. 2.5–3 metre boydan 1,500 kilogramağırlığa erişip 2025 yıl yasayabilir. Bahardan yaz sonlarına kadar 300 milyona varan Yumurta döker. Bu yumurtaların çoğu diğer balıklara yem olur. Eti lezzetsiz ve Kötü kokulu olduğu için insan besini yönü ve ekonomik değeri yoktur.

AYNALI SAZAN (Cypnnus carpio)

Pullu sazanın çıplak-çizgili ve aynalı sazan olarak adlandırılan yan türlerinin üretime en elverişli olanıdır. Kolay ürediği için çeşitli yörelerde ve özellikle baraj göllerinde üretimi yapılmaktadır. Yasam öyküsü pullu sazan gibidir. Ekonomik değeri çok yüksektir. Çeşitli ülkelerde yılda 200,000 ton sazan üretimi yapılmaktadır

BAKALYARO (Merlangius merlangus)

Mezgit ve gelincikle aynı türdendir. Karadeniz’de yaygın, Ege’de az bulunur. Genelde 15–20, en çok 45–50 santimetre boyunda olur. Sahillerin 3–4 metreye kadar derinliklerindeki sığların kumlu, çakıllı ve yosunlu diplerinde, fazla göçler yapmadan yasar. Balık yumurtaları, küçük balıklar ve karides gibi canlılarla beslenir. Üremelerini şubat-mayıs arasında, sahillere yakın yerlerde yapar. Mezgitle es, beyaz ve lezzetli etiyle ekonomik değeri yüksektir.

BARBUNYA (Mullus barbatus)

Sıcak ve ılık denizlerin kumlu, çamurlu sahillerinde 300 metreye Varan derinliklerinde sürüler halinde yasar. Ortalama 12–15 Santimetreden en çok 40 santimetreye kadar büyür. Suyun ısı sartlarına göre derinlerden sahile, mevsimsel göçler yapar. 10 yıl Yasayabilir. Nisan-haziran arası 15–100,000 yumurta döker. Etinin Lezzeti ve bol avanılmasıyla ekonomik değeri yüksektir.

BERBER BALIĞI ( Anthias anthias )

Hani ailesinden bir balıktır. Sıcak ve ılıman denizlerin kayalık, çakıl ve bazen çamurlu bölgelerinde ve 50–300 metre derinliklerde yasayan berber balığı, 25 santimetre uzunluğa erişebilir. Az bulunduğu için fazla ekonomik değeri yoktur. Denizlere renk güzelliği verir. Üremeleri diğer hani cinsi balıklar gibidir.

BERLAM (Merluccius merluccius)

Ilık denizlerin orta sularında yasar. Ege, Marmara ve Akdeniz’de yaygın, Karadeniz’de seyrek bulunur. Gündüzleri 80–300 metreye varan derin sularda, gezinip geceleri avlanmak için kıyılara ve yüzeye yaklaşır. Kolyoz, çaça, hamsi ve benzeri küçük balıklarla beslenir. En çok 80–100 Santimetre boy ve 10 kilogram ağırlığa erişebilir. Mayıstan ağustosa kadar sahillere yakın yerlerde üremelerini yapar. Etinin lezzet ve kalitesi mezgitle estir. Taze olarak her mevsimde yendiği için ekonomik değeri yüksektir.

BIYIKLI BALIK (Barbus barbus)

Genelde 30–50 santimetre uzunlukta ve 0,5–2 kilogram, en çok 3 kilogram ağırlıkta olur. Büyüklerine seyrek rastlanır. Oksijeni bol, hızlı akan nehirlerin berrak kum tabanlı bölümlerinde yasar. Ülkemizin çeşitli yörelerinde türleri bulunur. Mayıs-haziran arasında üreme yapar ve 5,000-30,000 yumurta döker. Bu devresinde yumurtaları zehirlidir. Eti fazla değerli olmamakla beraber avcılığı yönünden değerli bir balıktır.

BODUR YAYIN (lctalurus melas)

Güneydoğu’daki akarsu ve göllerin kumlu, çamurlu zeminlerinde yasayan, 20–30, en çok 45 santimetre boy ve 100–500 gram ağırlıkta olabilen bir yayın türüdür. Oldukça obur bir balıktır. Omurgasızlar, küçük balıklar, balık larvaları ve kurbağalar da dâhil ne bulursa yer. Suların ısı şartlarına göre nisan-haziran arasında kumların içine yuva yapan dişi, yumurtalarını dökerek Bunların oluşmasını bekler. Kılçıksız eti çok lezzetlidir. Ancak ekonomik değeri bölgeseldir.

BÜYÜKBAS KAYABALIĞI (Gobius (Ponücola) kessleri)

Trakya ve Karadeniz Kıyılarına akan nehirlerde yaygındır. Boyları 12–18, en çok 22 santimetre olur. Acı suların taslık veya sert kumlu zeminlerinde dolaşıp, nehirlerin içlerine girer. Yuva edindiği bölgeye çok bağlıdır, buraya zorla gelen balıklara saldırgan olur. Küçük kabuklular, balıklar ve yumuşakçalarla beslenir. Nisan-mayıs arası, dişiler yumurtalarını ince ipliklerle kumsallara yapıstırır. Erkekler de gözcülük eder. Eti lezzetli ve sağlığa yararlıdır. Ekonomik değeri bölgeseldir.

CAMGÖZ KÖPEKBALIĞI (Galeorhinusgaleus)

Sıcak ve ılık denizlerin 100 metrenin altındaki serin sularında tek basına yasayan, boylan 4–5 metreden 10–15 metreye ulasan, omurgasızlar (mürekkep Balığı, ahtapot, medusalar) ve sürü halindeki küçük balıklan yiyerek beslenen Bir köpek balığı türüdür. Sıcak yaz günlerinde ağır hareketlerle su yüzeyinde Yüzer. Rahatsız edilmezse saldırgan değildir. Açık denizlerde erkek tarafından döllenen dişiler, 8–14 arası canlı yavru doğurur. Başka ülkelerde yenilmesine Rağmen yakalananlar, ülkemizde balık unu üretiminde kullanılır.

ÇAÇA (Sprattus sprattus)

Sardalye-tirsi ailesindendir. Boyu 6–8 santimetre, Karadeniz’in batısında 13–15 Santimetre olanlarına da rastlanır. Besinleri planktonlar ve balık yavrularıdır. Sürüler halinde yasar. Mayıs-haziran arasında üreme yapar. Eti fazla lezzetli değildir. Bu nedenle özel avcılığı yapılmaz. Buna karsın denizlerde ekonomik değeri çök yüksek olan uskumru, palamut, torik gibi balıklar için Yem değeri vardır. Kuzey Avrupa Ülkelerinde konservesi çeşitli isimlerle pazarlanır.

ÇAMUKA (Atherina hepsetus)

Gümüş türündendir. Fazla derin olmayan sahillerin sıcak ve ılıman sularıda, kumlu veya çakıllı bölgelerde sürüler halinde ve balık yavruları, kabuklular ve yumuşakçalarla beslenerek yasar. Suyun tuzluluk oranı ve oksijen değerine uyum gösterir. Bu nedenle göllerde bile yasayabilir. Boyu 10–12, en çok 16–18 santimetre olabilir. Suların bölgesel sıcaklığına göre nisan-eylül arasında ürer. Beyaz ve çok lezzetli etiyle ekonomik değeri yüksektir.

ÇAPAK BALIĞI (Abramis brama)

Marmara ve Karadeniz’in akarsu ve göllerinde, bazı türleri de Ankara ve Kırşehir’de yasar. Boyları ortalama 30–40 santimetreden 70 santimetre ve 3 kilogramdan 6 kilograma ulaşabilir. Kurtlar, böcekler ve yosunlarla beslenir. 10 yıl yasayabilir. Mayıs-haziran arası yaklaşık 100,000 yumurta ile üreme yapar. 1 kilogramın üstündekilerin eti lezzetlidir; küçükleri ise yem veya av balığı olarak değerlidir.


ÇİPURA (Spanıs aurata)


Ege ve Akdeniz’in bu namlı balığı, Marmara’da seyrek bulunur. Ortalama 25–35 santimetre boy ve 0,5–3 kilogram ağırlıkta, en çok 60 santimetre ve 6 kilogramda olabilir. Etçil bir balıktır. Kuvvetli çenesiyle küçük kabukluları, balıkları ve diğer hayvanları kolayca yer. Yaz devresinde sığlarda, kıs aylarında da 35–40 metre derinliklerde yasar. İki yanı sıra üstündekiler daha da derinlere İner. Üremeleri ekim-aralık aylarında olur; 100–150,000 yumurta döker. Eti çok lezzetlidir. Ayrıca üretim kültürüne uygunluğu nedeniyle ekonomik değeri çok yüksektir.



ÇİTARİ (Boops salpa)

Karagöz ailesinden bir balıktır. Sarpan balığı da denir. Boyları 45 santimetre Olabilir. Görüntüsü çok güzel fakat eti lezzetsizdir. Bu nedenle fazla ekonomik değer taşımaz. Marmara, Ege ve Akdeniz’de bol, Karadeniz’de seyrek rastlanır. Yasam karakteri ve üremeleri, karagöz cinsi balıklarda olduğu gibidir.



ÇİZGİLİ MERCAN (Uthognathus mormynıs)

Mırmır balığı da denir. Mercana göre vücudu daha uzundur. Genellikle Akdeniz’de bulunur ve en çok 30 santimetreye kadar büyür. Sığ suların bitkilerle örtülü taslık, kayalık, kumluk bölgelerinde yasar. Acı su bölgelerine de girer. Biyolojik yasamı karagöz-mercan gibidir. Etinin lezzetli olmasına rağmen az bulunan ve sadece taze tüketilen bir balıktır.



ÇİZGİLİ ORKİNOS (Katsowonus pelamis)

Karadeniz, Marmara ve Kuzey Ege’ye kadar sularımızda rastlanan orkinos türlerinden biridir. Boyu ortalama 60–100 santimetre olur. Yemlendiği balık sürülerini önüne katarak Karadeniz’e çıkar ve orada sular ısınınca üreme yapar. Bu gidiş-gelişler Karadeniz ve Marmara’daki yerli balıkların doğal Dengesini oluşturur. Etinin insan gıdası olarak çeşitli değerlendirilmesi ve avcılık yönüyle asırı tüketimi, hem orkinos türünü hem de onunla akım sağlayan diğer balık türlerini tehlikeli olarak etkilemektedir.



DAĞ ALABALIĞI (Salmo trutta macrosügma)

Çoruh, Ege ve Konya Ereğlisi çevrelerinde dağ göllerinin soğuk, berrak ve temiz sularında yasar. Zaman ,zaman nehirlere de girer. Bilimsel olarak dünyanın son buzul çağında dağ göllerinde kalıp, geliştiği teorisi vardır. Boyu 40–60 santimetreden 1 metreye; ağırlığı da 1–3 kilogramdan 14 kilograma olabilir. 3–4 yaşında olgunlaşıp göllerin buzla kaplandığı ekim-ocak aylarında Yumurtalarını çakıllara bırakır. Dişileri yaklaşık 3,500 yumurta bırakır. Çok lezzetli etinin yanı sıra sertlik ve çevikliği ile avcılığı da değerlidir.



DENİZALASI (Salmo trutta Iabrax)

Karadeniz alabalığı, som balığı olarak da tanınır. Somon balığı ile hem akrabalığı, hem de benzerliği vardır. Bir türü de Akdeniz’de yasar. Genelde 50–80 santimetre boy ve 3–7 kilogram ağırlıktan, en çok 100 santimetre ve 25 Kilograma erişenlerine rastlanır. Ömrünün bir kısmını denizde geçirdikten sonra üremek için nehirlere girer. Ağırlığına oranla 2,000–16,000 yumurta döker. Kuvvetli çenesi olan yırtıcı bir balıktır. Küçük balıklar ve kabuklularla beslenir. Eti çok lezzetli olduğu gibi, yumurtasından da kırmızı havyar elde edilir. Ekonomik değeri çok yüksektir.



DERE ALABALIĞI (Salmo trutta fario)

Soğuk, temiz ve hızlı akıntılı nehirlerde çevresine bağlı olarak yasar. Bölgesine kıskançtır, başka balıkların gelmesini istemez. Boyları 30–40, en çok 60 santimetre ve 0,5–2 kilogram ağırlıkta olabilir. Yumuşakçalar ve yavru balıklarla beslenir. Erkekleri 2, dişileri 3 yasında olgunlaşıp ekim-ocak arasında yumurta bırakır. Zaman zaman akıntılara karsı 1,5–2 metre sıçrayarak yüzer. En değerli tatlı su balıklarından biridir. Lezzetli ve yararlı etiyle ekonomik değeri çok yüksektir.



DERE KAYABALIĞI (Gobio gobio)

Ülkemiz akarsularında çeşitli türleri yerine göre adlar alır. 5–6 yılda yavaş büyüyerek 12–20 santimetre boya ulaşır. Fazla hareket etmeden sualtında yatarak Ömrünü geçirir. Nisan-Haziranda 12 -18°C sularda haftalık aralıklarla ürer; dişileri 1,000–3,000 yumurta verir. Eti lezzetlidir. Büyük balıkları avlamak için yem olarak da kullanılır.


DERE PİSİSİ (Pleeuronectes Besus)

Nehirlerin denizlere karısan acı su bölgelerinde veya akarsuların daha içerlerinde yasayan bir pisi türüdür. Akdeniz’de fazla rastlanır. Az akıntılı suların kumsal diplerinde fazla hareket etmeden yasar. Ortalama 25–30, en çok 50 santimetre boyda olur. Etçil bir balıktır. Bulunduğu bölgenin su ısısına göre değişik olarak şubat-mayıs arasında ürer ve 800,000 yumurta bırakır. Eti çok lezzetli ve ekonomik değeri yüksek bir balıktır.



DİKENCE (Gasterosteus aculeatus)

Denizlerin kıyı kesimlerinde, nehirlerin denize karısan acı su bölgelerinde ve zaman zaman nehirlerde yasayan küçük bir balıktır. Boyu 7–9 santimetre olup vücudu kalın pullarla kaplıdır. Çeşitli renklerinin güzelliği ve 300–1,000 dolayında yumurtasının erkek balık tarafından bir yuva yapılarak korunması, dikenceyi ilginç bir doğa olayı yapar. Ekonomik bir değeri yoktur.



DİKENLİ KIRLANGIÇ (Aspitriglıa cuculus)

Kırlangıç ailesinin bir türüdür. Sırt ön yüzgeçlerinin sivriliği ve uzunluğu, yan taraflarındaki sert kabuklarla kırlangıçtan ayrılır. Ege, Akdeniz ve Marmara’da bulunur. Karadeniz’de rastlanmaz. En çok 45 santimetre boyda olur. Denizlerimizde sayısı kırlangıçtan daha azdır. Genelde 30 metre derinlikte durgun sularda, bazen de 100–250 metre derinliğe inerek yasar. Eti lezzetli ve Yararlıdır. Ekonomik değeri vardır.



DİKENLİ ÖKSÜZ (Prestedion cataphractum)

İsim benzerliğine karsın kırlangıç ailesinden öksüz ile soydaşlığı yoktur. Marmara, Ege ve Akdeniz sahillerinin 30–400 metreye varan derinliklerin kumlu, çakıllı yosun kaplı zeminlerinde yasar. Boyları 10–15, en çok 30 santimetre olabilir. Küçüklerine mıcır, büyüklerine çuka denir. Çiftler halinde gezerek yosunlar, otlar, yumuşakçalar ve küçük kabuklularla beslenir. Mayıs-temmuz Arası ürer. Eti lezzetlidir fakat çok seyrek bulunur.



DİL BALIĞI (Amogtossus latema)


Denizlerimizde 10 metreden 300–500 metreye kadar derinliklerinde, kumlu, çamurlu veya çakıllı diplerinde fazla hareket etmeden ve uzun göçler yapmadan yasar. Boyları 20–25 santimetre olur. Dipteki omurgasızlar, küçük balıklar ve böceklerle beslenir. Bahardan itibaren kıyılara sokularak Haziran-temmuz arasında üreme yapar. Kıs aylarında eti dolgun ve lezzetli olur. Genelde her mevsimde bulunan, ekonomik değeri yüksek olan bir balıktır.



DÜLGER (Zeus faber)

Boyu 50–60 santimetreye ulasan dülger balığı, geçici balıktır. Mayısta Marmara’dan Karadeniz’e çıkar. Akdeniz, Ege, Marmara ve kısmen de Karadeniz’de yasayan, kalın pullarla örtülü dülger balığı, etobur bir balıktır. Büyük ağzıyla kendinden küçük pek çok balığı yutarcasına yer. Genelde 60–70 santimetre derinliklerde yasar. Kıs mevsiminden sonra suların ısınmasıyla mayıs ayından başlayarak temmuz sonuna kadar üremelerini sürdürür. Dülger balığı, İzmir-Antalya arası yörelerimizde peygamber, dikenli peygamber balığı olarak da tanınır. Eti lezzetli, beyaz ve yararlıdır.



EGREZ BALIĞI (Vimba vmıba)

Kuzey Ege, Marmara, Trakya ve Göller Bölgesi’nde yayılış gösterir. Düz ve ağır akışlı suların, kumluk, çamurlu zeminlerinde yasar. Boyları 25–35 santimetre en çok 50 santimetre ve 450–500 gram ağırlıkta olur. 3–4 yasında olgunluğa erişip mayıs-haziran arası üreme yapar. Etinin güzelliği ve bolca avlanılmasıyla ekonomik değeri vardır.



ELEKTRİK BALIĞI (Torpedo marmorata)

Bir köpek balığı türüdür. Sıcak ve ılıman denizlerin 100–150 metreye varan diplerinde fazla göç etmeden yasar. Boyu 150 santimetre olabilir. Genelde avlanmak için veya tehlike halinde 100–220 volta varan, insan için tehlikeli fakat öldürücü olmayan kısa süreli elektrik çarpması yapar. Bahar-yaz aylarında çiftleşerek ürer. Dişileri 14–15 canlı yavru yapar. Eti yenebilir, fakat ülkemizde fazla tüketilmez.



ESKİNA (Scıana umbra)


Sıcak ve ılıman denizlerin 100–150 metre taslık, kayalık ve mercanlı bölgelerinde yasar. Bütün denizlerimizde bulunur. Gezgin bir balık değildir. Aynı zamanda taşbalığı ve mavrusgil balığı olarak da tanınır. Bahar sonu, yaz aylarında üreyen eşkina, 30–35 santimetre uzunluk ve 500–600 gram ağırlığa erişir. Beyaz ve çok lezzetli eti ile ekonomik değeri yüksektir.



FANGRİ MERCAN (Sparus pagrus)


Bir mercan türüdür. Ortalama 25–35, en çok 80 santimetre boyda sıcak denizlerde, Güney Ege ve Akdeniz’de yaygın bulunan kabuklular, yumuşakçalar ve küçük balıklarla beslenen etçil bir balıktır. Taslık ve kayalıkların mağaralı oyuklarında yasar. Üremesi bahardan ağustosa kadar sürer. Mercan ailesi içinde eti en lezzetli olanlardandır, ancak seyrek bulunduğu için ekonomik değeri bölgeseldir.



FENER (Lophius piscatorius)


Kıyılardan 500 metreye kadar derinlerde yasayan, boyları 2 metreye erişebilen, bir dip balığıdır. Hareketsiz yatar ve antenleriyle avını kendine çekerek çok büyük ağzıyla kendi büyüklüğündeki balıklan bile yutar. Pulsuz ve çıplak vücudunu kapsayan sıvı, insan cildi için tehlikelidir. Mart-ağustos arası derinlere inerek ürer. 6–7 yasında bir dişi, 1 milyon yumurta verir. Eti beyaz ve çok lezzetlidir. Ekonomik değeri yüksektir. Seker hastalığı tedavisinde kullanılan ensülin ilacı, ilk kez fener balığı pankreasından elde edilmiştir.



GAMBUSYA (Gambusia affims)

Anayurdu ABD’nin güney bölgelerinden, sivrisinek ve sıtma mücadelesi için ülkemize getirilmiştir. Durgun, sığ ve sıcak sulara çok toleranslıdır. 0′dan +30° C.’ye kadar dayanabilir. Özellikle sivrisinek larvalarıyla beslenir. Ayrıca yosunları ve kabukluları da yer. Erkekleri, 3–5 santimetre dişileri, 6 santimetre olur. Nisan-ekim arasında erkekleri, spermlerini dişinin üreme boşluğuna bırakır; 30 günlük hamilelikten sonra dişi yaklaşık 60 yavru doğurur. Doğa dengesi ve sağlığa yararı ile çok değerlidir.



GELİNCİK (Gaidropsanıs mediterraneus)

Bakalyaro ve mezgitle ayni türdendir. Denizlerimizde birkaç cinsi yaygındır. Sıcak ve ılıman suların taslık, kayalık diplerinde sahillere yakın yasar. Balık yavruları ve kabuklularla beslenir. Çevik, yırtıcı ve saldırgandır. Derisi çok kaygandır. Ortalama 20, en çok 40 santimetre boyda olur. Üremesini sonbaharda yapar. Beyaz ve lezzetli etiyle ekonomik değeri olan bir balıktır.



GÖKKUSAĞI ALABALIK (Salmo gairdneri)

Kuzey Amerika kökenlidir. Yetiştirilmek üzere dünyaya yayılmış, bu arada ülkemize de getirilmiştir. Temiz, oksijeni bol sularda yapay yemler veya küçük balıklarla beslenebilen yetiştirmeye en çok uyum gösteren, tuzlu deniz suyuna da toleransı olan bir alabalık türüdür. Erkekler 2, dişileri 3 yılda olgunlaşıp kilogram /ağırlığına göre yaklaşık 1,000–5,000 yumurta verir. Denizde yetiştirilenleri, daha çabuk büyüme gösterir. Etinin lezzeti ve bol üretimiyle ekonomik değeri çok yüksektir.



GÖL ALABALIĞI (Salmo trutta lacustris)

Kuzeybatı Anadolu, Abant ve 7 Göller Bölgesi’nde yayılış gösterir. Çeşitli türleri vardır. Türüne göre renk, boy ve beslenme farklılıkları gösterir. Genelde temiz, bol oksijenli soğuk sularda fazla gezinmeden; planktonlar, dip hayvanları ve küçük balıklarla beslenerek yasar. Boyları ortalama 25–40, yabanlarında 60–70 santimetre olabilir. Eylül-ocak arasında üreme yapar. Yumurtalarını dipteki çakıllara yapıstırır. Üretimi yapılmaz. Eti çok lezzetli, ekonomik değeri bölgeseldir.



GÖRDEK (Ruülus rubilio)

Kızılgöz ailesindendir. Kuzey Ege, Marmara ve Trakya’da fazla hareketli olmayan akarsuların zengin bitkili kıyı bölgelerinde yasar. Kıs aylarını daha derince sularda geçirir. Kurtlar, böcekler, kabuklular ve böcek-sinek larvalarıyla beslenir. Boyu 15–20, en çok 25 santimetre olur. Nisan-mayıs arası ürettiği yumurtalarını bitkilerin arasına bırakır. Besin yönüyle değersizdir, fakat av yemi olarak değerlendirilir.



GÜMÜS (Atherma boyeri)

Denizlerimizde yaygın olan Gümüş’ün Sapanca, İznik ve Köyceğiz Göllerinde yasayan bir türüdür. Sıcak sularda, böcek larvaları ve sualtı hayvancıklarıyla beslenerek yasar. Mayıs-eylül arasındaki üreme devresinde yaklaşık 600 yapışkan yumurtasını; kumlu, çakıllı zeminlere bırakır. Su yüzeyine yakın, sürü halinde dolaşırken su kuşlarına yem olur. Eti yenebilir. Daha çok balık üreticiliğinde

yem veya balık unu endüstrisinde değerlenir.



GÜMÜS HAVUZBALIĞI (Carassius auratus gibelio)

Trakya ve Doğu Karadeniz’in yumuşak zeminli, bol bitkili akarsularında yayılış Gösteren bir carrasius türüdür. Büyümesi daha hızlı olup 3–4 yasında 15–20 Santimetreye erişir. Daha büyüklerine de rastlanır. Mayıs-haziran arası 160–380,000 yumurta döker. Bazı hallerde bu yumurtaları, sazan veya diğer havuz Balıklarının döllediği de olur. Eti yenebilir. Havuz veya akvaryumlarda süs balığı olarak yaşatılır.



GÜMÜS SAZAN (Hypophtalmichthys molitmc)

Diğer sazan türleri gibi Güneydoğu Asya kökenli bir balıktır. Ortalama 100–120 santimetre boy ve 20 kilogram ağırlığa erişirler. Fido planktonlarla beslenir. 3 yaşında cinsel olgunluğa erişip, 20 -22° C.’de ve üstündeki sularda kilogram ağırlığına oranla 140,000 yumurta verir. Yağsız ve lezzetli eti, Çin’de değerli bir yiyecektir. Bu nedenle ülkemize de getirtilerek araştırma enstitülerinde yasam uygulama ve üretme şartları incelenmektedir.


GÜNES (Coris julis)

Bu balık da lapin ailesindendir ve aynı yasam karakterini gösterir. Boyları ortalama 20 santimetre olur. Gövdesini çevreleyen renklerin güzelliği ile denizlere güzellik katarlar. Nisan-haziran arasında üremelerini yaparlar ve türüne göre 600–20,000 taneye kadar yumurta döker.


HAMSI (Engraulis encrasicolus)

Karadeniz’in insan yaşamıyla birlesen balığıdır. Marmara’da da bulunur. Sürüler halinde yasar ve 20 santimetreye kadar büyür. Ocak-Mart arasında beslenmek için sahillere yaklaşır ve bol av verir. Gündüzleri 30–40 metre derinlerde, geceleri yüzeye yakınlarda dolaşır. 1 yasından itibaren olgunluğa erişip 18 -20° C. sularda, 25–60 metre Derinlikte ve az tuzlu sularda üreyip, yaklaşık 40,000 yumurta döker. Etinin lezzeti, çeşitli tüketim önleriyle ekonomik değeri çok Yüksektir. Aşırı avlanılması ve orkinos-palamut-uskumru/torik Sisteminde dengenin bozulması, hamsiyi de tehlikeli olarak Etkilemektedir.



HASKEFAL (Mugu cephalus)


Denizlerimizde yaygın bulunan bir kefal türüdür. Ortalama 30–50, en çok 75 Santimetre boyda olabilir. Bütün kefaller gibi ürkek ve çevik bir balıktır. Açık Denizle sahiller arasında gidip gelirler. Bazen beslenmek için sürüler halinde acı sulara, lagünlere, hatta nehirlerin içlerine girerler. Deniz dibi bitkileri ve yumuşakçalarla beslenir. Yaz aylarında üreyip 150,000–1 milyon yumurta verir. Beyaz etinin lezzeti ve mumlanarak pazarlanan havyar yumurtasıyla ekonomik değeri çok yüksektir.



HAVUZ BALIĞI (Can-asius carrasius)

Trakya-Marmara Bölgeleri, Kızılırmak, Yeşilırmak Deltaları ve Çoruh Havzası’nda yayılıs gösterir. Boylan 15–25, en çok 45 santimetre ve 2–3 kilogram da ağırlıkta olur. Su içindeki otlar, dip hayvanları ve sinek larvalarıyla beslenir. Sazana benzer ve akrabadır. Mayıs-haziran arası 14–20° C. sularda 150–300,000 yumurtasını 2–3 defada otların üzerine bırakır. Suyun kirliliği ve oksijen değerine toleranslı bir balıktır. Büyüklerinin eti lezzetlidir. Batı ülkelerinde üretimi de yapılmaktadır.



HOROZBİNA (Parablennius gattorugine)

Dalgalı sahillerin taslık, kayalık ve yosunlu bölümlerinde gizlenerek, çoğunlukla çift yasar. Çeşitli türleri olduğu gibi tatlı sularda yasayanları da vardır. Yasam şartlarına göre böcekler, Kurtlar ve balık yumurtalarıyla beslenir. Eti lezzetsiz, sert ve kılçıklıdır. Bu nedenle ekonomik değeri yoktur. Bahar ve yaz sürecinde erkeklerin ustaca hazırladıkları tas oyukları, midye, istiridye kabukları arasına dişiler, 2,000-15,000 yumurta dökerler. Erkekler de 20–25 günlük kuluçka döneminde bazen dalgalar içinde atlıya atlıya yumurtalara bekçilik yaparlar.



HOROZBİNA (Blennius fluviatilis)

Marmara, Ege ve Akdeniz akarsuları ve bunların deniz kansımı acı su bölgelerinde yasar. Boyları denizde yasayanlara göre daha küçüktür. 8–12, en çok 15 santimetre, Akçenizdeki türleri ise 20 santimetreye ulaşabilir. Su altındaki küçük hayvanlar veya böcek larvalarıyla beslenir. Yaz aylarında üreyip yumurtalarını taslar ve midye kabukları arasına ustaca gizler. Çıplak ve pulsuz derisi, yapışkan bir sıvı ile kaplıdır. Ekonomik bir değeri yoktur.



İNCİ BALIĞI (Albunus albunius)


Pullarından yapay inci yapılması ismini verir. Ülkemizde çesitli türleri yasar. Boyları 15–20 santimetre olur. Manyas ve Ulubat Göllerinde bolca bulunur. Planktonlar, kurtlar, böcek larvaları ve su yüzeyindeki sinekleri yakalayarak beslenir. Nisan-mayıs arası üreyip, yapışkan yumurtalarını nehirlerin giriş veya çıkısındaki kıyıların kumluklarına bırakır. Eti lezzetli sayılır. Bölgesel Değerlenir. Orta Anadolu’da Gökçe, Van çevresinde darah ismiyle anılır.



ISKARMOZ (Sphyraena sphyraena)

Bütün sıcak ve ılık denizlerin sığsularından 100 metre derinliğe kadar orta sularda yasayan bir balıktır. Et yiyen cinsinden ve avlarına karsı yırtıcıdır. Marmara’da az, Ege ve Akdeniz’de fazlaca bulunur. Akdeniz barakudası olarak da adlandınlır. Boyu 1 metreye erisen ıskarmoz balığı, barakuda olarak okyanuslarda 3 metreye kadar büyüyebilir. Sürü halinde dolaşıp özellikle köpek balıklarına hücum ederler. Fazla yırtıcılığı ve etinin de gıda değeri olmadığı için ekonomik yönü yoktur.


İSKORPİT (Scorpaena porcus)

Yasamı aynı aileden olan Lipsoz’un aynıdır. Farkları, iskorpitin lipsoza göre daha küçük olması (ortalama 20–30 santimetre) ve renginin koyuluğudur. İskorpitin de dikenleri lipsoz gibi çok zehirlidir. Bu nedenle yakalandığında Dikkat edilmelidir. Eti lezzetli ve çok yararlıdır.



İSPARİ İSPAROZ (Diplodus annıüaris)

Bütün denizlerimizin sıcak ve ılık sahil bölgelerinde yasayan bir karagöz türüdür. 16–20 santimetreye büyüyebilir. Deniz kurtlan, karides, yosunlar ve balık yavrularıyla beslenir. Göçer Balıklardandır. İlkbahardan yaz sonuna kadar üremelerini sürdürür. Eti beyaz, yağlı ve lezzetlidir.



İSTAVRİT (Trachurus trachurus)


Denizlerimizde sankanat istavrit (Akdeniz) ve karagöz istavrit (Karadeniz-Marmara) olarak iki türü Yasar. Boylan karagözde 15–25 santimetre, en çok 30 santimetre, sarıkanatta ise 30–50 santimetre Olur. Küçüklerine kraça denir. Gezici balıklardır. Hamsi, çaça, çamuka gibi küçük balıkların yavrularıyla beslenir. Mayıs-ağustos arası sürüler halinde ürer. Lezzetli eti, çeşitli Yemekleri ve bol avlanmasıyla ekonomik değeri en yüksek balıklardandır.


İSTRONGİLOS (Spicara smaris)

Bütün denizlerimizde ve denizlerin nehirle karısan acı su bölgelerinde yasar. İzmaritle aynı ailedendir. Erkekleri 13-16, disileri 15-20 santimetre boy ve 50-100 gram ağırlıkda olur. Suların ısısına göre açık denizle kıyılar arasında gidip, gelirler. Nisan-mayıs, bazen de temmuza kadar üreyip 40-60,000 yumurta döker. Planktonlar, küçük hayvanlar ve deniz bitkileriyle beslenir. Eti lezzetlidir, bol bulunduğu için ekonomik değeri vardır.


İZMARİT (Maena smans)

Denizlerimizin yerli balıklarındandır. Küçüklerine kancur, büyüklerine kanal izmariti denir. Boyu ortalama 15 santimetre, dişileri daha küçük olur. Hareketli ve kurnazdır. Yaz Aylarında sahillere kadar sokulur. Üst, ön dikenleri tehlikelidir. Batar ve yara yapar. 10–12 yıl yasayabilir. Erkekleri 3, dişileri 2 yaşında olgunlaşıp, 60–70,000 yumurta verir. Balık yumurtaları, yavruları ve Yosunlarla beslenir. Eti beyaz ve lezzetlidir. Bol tüketilir.
 

KABABURUN (Chondrostoma nasus)

Çesitli türleriyle ülkemizde yaygındır. Göl ve nehirlerin giriş-çıkışlarının dibe yakınlarında çakıllı bölgelerde yasar. Boylan 25–40, en çok 50 santimetre olur. Taslara yapışık yosunlar, bitki kökleri ve dip hayvanlanyla beslenir. Mart-mayıs arası ürer ve 100,000′e yakın yumurtasını çakılların üstüne yapıştırır. Farklı türleri, bölgelere göre çeşitli şekillerde değerlendirilir.



KADİFE BALIĞI (Tınca tinca)

Kuzey bölgelerimizin bol bitkili durgun veya yavaş akıntılı sularında yasar. Genelde 30–40 santimetre en çok 60–70 santimetre olur. Planktonlar, küçük balıklar ve yumuşakçalarla beslenir. Gündüzlerini dipte geçirip geceleri avlanır. Mayıs-haziran arası üreme yapar. Eti lezzetlidir. Sazan yetiştiriciliğinde yardımcı olarak düşünülen bir balıktır. Sportif yönü zevklidir.


KÂĞIT BALIĞI (Trachipetnıs trachypetrus)

Çok yassı vücuduyla kâğıt ismini alır. Ilık denizlerin 15–20 metre derinliklerinde, göç etmeyip ısı şartlarına göre yer değiştiren planktonlar, omurgasızlar ve küçük balıklarla beslenen, boyları 3 Metre olabilen bir balıktır. Karadeniz’de rastlanmaz, diğer denizlerde seyrek görülür. Sakin, yavaş ve ahenkli yüzen, sırasında çok hareketli olabilen bir canlıdır. Bahara doğru sahillere sokularak İklim şartlarına göre yaz boyunca ürer. İlginç bir balık olarak denizleri süsler.



KALKAN (Psetta maxima)


Bir dip balığı olan kalkan, Karadeniz’in en tanınmış balıklarındandır. Boğazlar, Marmara, Ege ve Akdeniz’de seyrek rastlanır. Gezici balık değildir. Bütün hayatı dipte yatmakla geçer. Batı Akdeniz, Atlas Okyanusu ve Simal Denizi’nde, kalkanın diğer türleri yasamaktadır. 25–30 yıllık ömrü olan kalkan balığı, 1 metre boya erişebilir. Sahillerde 5–10 metreden başlayarak 300–400 metre derinliklere inebilir. Etçil ve fazlasıyla obur bir balıktır. Erkekleri 5–6, dişileri ise 6–7 yaslarında olgunlaşıp üremeye geçebilir. Üremeleri 10°-15° C sularda nisandan hazirana kadar sürer. Milyonlarca yumurta vermesi yanında etinin lezzeti ve verimliliği ile ekonomik değeri çok yüksektir.



KANATLI KIRLANGIÇ (Cephalacanthus volitans)

Boyları 50 santimetreye ulaşabilen ve kırlangıcın bir türü olan bu balıklar, güzel ve bezeli renkleriyle Ege ve Akdeniz’de yasar. Su yüzeyinden 1–1,5 metre yüksekte 1–10 saniyelik sürede 30–35 m.lik uçuşlarla denizleri süsler. Suların ısınmasıyla beraber sahillere yaklaşarak, mayıs-temmuz arası ürer. 10–80 metre derinliklerde yumuşakçalar, kabuklular ve böceklerle beslenir.



KARAGÖZ (Diplodus vulgaris)


Bütün denizlerimizde, çoğunlukla Marmara ve Ege’de ılıman suların kayalıklarında yasayan, bol bulunan ve sevilen yerli balıklarımızdandır. Sürüler halinde yasar. Suların ısı şartlarına göre bahar aylarından ağustosa kadar üreme yapar. Çeşitli türleri sularımızda yasar. Kuyruğu lekeli ve çizgili olanı ısparoz/ispari olarak tanınır. Lezzetli eti ve bol avlanılmasıyla ekonomik değeri yüksek bir balıktır.



KAYIS BALIĞI (Ophidion barbatum)


Denizlerimizde seyrek rastlanan, 2–3 metreden 150 metreye kadar derinliklerde, üstü bitkilerle örtülü kumsal, çakıllı diplerde fazla göç etmeden yasayan bir balıktır. Yumuşakçalar, kabuklular ve küçük balıklarla beslenir. Boylan 30 santimetre olabilir. Bahar-yaz sonu üreme yapıp 15–18,000 yumurta döker. Eti lezzetlidir. Fakat seyrek bulunduğu için ekonomik değeri yoktur.



KEDİ BALIĞI (Scyliorhinus canicula)


Köpekbalığı ailesindendir. Sıcak ve ılıman denizlerin 3 metreden 1,000 metreye varan derinliklerinde fazla göç etmeden yasar. Kabuklular, omurgasızlar ve balıklarla beslenir. Boyları ortalama 80–150 santimetre olur. Kuşlar gibi çiftleşip, yumurtlayarak ürer. Bahar aylarında yumurtalarını bir torba içinde kayalıklar arasına bırakır. Bir mevsimde birkaç kez yumurtlayabilir. Kuluçka süresi 15 gündür. Eti lezzetli olup yenilebilir. Ayrıca sportif avcılığı da yapılır.



KELER (Squatina sguatina)


Köpekbalığı ailesindendir. Sıcak ve ılıman denizlerin 5–100 metre derinlerinde sahil

Yakınlarında veya 70–400 metre açıklarında, kumlu, çamurlu alanlarda fazla göç etmeden yasar. Boyu 2 metreye ulaşabilir. Büyük ağzıyla dipteki ölü veya diri balıkları, omurgasızlarla sürü halindeki balıkları yutarcasına yiyerek beslenir. Bahar sonu yaz aylarında dişiler, gruplar oluşturarak sahillere yakınlarda döllenir. 18–20 ay sonra tek baslarına 10–18 arası canlı yavru doğurur. Yüzgeçlerinin eti yenebilir, karaciğerinden yağ ve vitamin elde edilir.



KIKLA LAPİN (Labrus berggylta)

Ilık ve sıcak denizlerimizin yosun ve bitkilerle kaplı taslıkların 2–30 metre derinlerinde yasar. Dişi ve erkekleri arasında boy ve renk farkları görülür. Boyları 30–40, en çok 60 santimetre (dişilerde) olabilir. Yumuşakçalar ve kabuklularla beslenir. Dişleri çok kuvvetlidir. Üremeye yakın erkekleri, deniz bitkileriyle dişiye yuva hazırlar. Mayıs-ağustos arasında yumurta verir. Eti lezzetlidir. Ayrıca sportif avcılığı değerlidir.



KIRLANGIÇ (Trigüa lucema)


Ege, Akdeniz ve Marmara’nın fazla göç etmeyen, yerli balığıdır. Kısmen Karadeniz’de rastlanır. Ihk denizlerin sahil yakınlarında 5–300 metre derinliklerin diplerinde çiftler halinde yasar. Küçüklerine derviş balığı da denir. Ortalama 25–50 santimetre olur. 80 santimetre ve 6–8 kilogram olanlarına rastlanır. 15–20 yıllık yasamı vardır. 3 yasında olgunlaşıp sahillerden uzakta üremelerini yapar. Küçük kabuklular, yumuşakçalar, deniz bitkileri ve böceklerle beslenir. Etinin lezzet ve Yararıyla, her mevsimde bulunmasıyla ekonomik değeri yüksektir. Diğer Akdeniz ve Avrupa ülkelerinde de bol tüketilir.



KIRMA MERCAN (Pagellus aceme)

Mercan ailesindendir. 0–400 metre bazen de 700 metre derinliklere inebilmektedir. Yasam çevresi taslık, kayalık ve dibe yakın yerlerdir. Boyları 35–40 santimetreye ulaşabilir. Eti beyaz, gevrek ve lezzetlidir. Marmara, Çanakkale Boğazı ve Ege’de bolca bulunur. Ekonomik değeri yüksektir. Denizlerdeki ısıya göre ilkbahardan başlayarak ağustosa kadar üremeleri sürer. Etçil balık olan mercanlar çeşitli küçük balıklar, kabuklular ve omurgasızlarla beslenir.



KIRMIZI HAVUZBALIĞI

Biyolojik yasamı diğer havuz balığı türleri gibidir.15–20 cm boyu ve renginin güzelliği ile eski çağlardan beri havuzların şimdilerde de akvaryumların klasik ve kıymetli balığıdır. Çin’de ve Japonya’da üretilen çeşitli türleri ve formları vardır.



KIZILGÖZ (Rutilus mtilus)

Karadeniz, Trakya, Marmara ve Kuzey Batı Anadolu’nun sahil bölgelerindeki nehirlerde yasar. 25–30, en çok 50 santimetreye büyür. Kızılkanatla büyük benzerliği vardır. Küçük canlılar ve Bitkilerle beslenir. Bahar aylarında ürer ve 50–100,000 yumurta bırakır. Eti değerli olmadığı için daha ziyade yem olarak kullanılır. Nehir ve kıyılardaki yırtıcı balıklar ve kuşlar içinde iyi bir besindir.



KIZILKANAT (Scardinius eıythrophthalmus)

Kuzey Anadolu’da soğuk olmayan ağır akışlı nehirler, göl ve göletlerin yumuşak tabanlı zeminlerinde yumuşakçalar ve bitkilerle beslenerek 10–11 yıl yasar. 20–40 santimetre boy ve 200–400 gram ağırlıkta olur. 3–4 yaşında olgunlaşıp kg/ağırlığına göre 600,000 yumurta döker. Eti lezzetli fakat çok ince kılçıklı olduğu için makbul değildir. Turna gibi yırtıcı balıklar için değerli bir yemdir.



KOCAAĞlZ (Aspius aspius)

Trakya, Marmara ve Kuzey bölgelerimizin hızlı akarsularında yasar. Ortalama 60–80, en çok 100 santimetre boy ve 2–4 kilogramdan 10 kilogram ağırlığa erişebilirler. Etçil bir balıktır, su içindeki Her türlü hayvanla beslenir. Erginleri yalnız dolaşır. Cinsel olgunluğa 4–5 yaslarında ulaşıp nisan-temmuz arasında 80–100,000 yumurta verir. Az lezzetli eti nedeniyle ekonomik değeri bölgeseldir. Buna karsın olta avcılığı çok zevkli bir balıktır. Yasam karakteri bu balığın aynı olan “aps. vorax” türü Fırat ve Dicle Nehirlerinde yaygındır. Sis balığı olarak tanınır. Boyları 40 santimetre olur.



KOLYOZ (Scomber japonicus)

Bütün denizlerimizde bulunmakla beraber daha çok Marmara balığı sayılır. Şeklen uskumruya çok benzer fakat ayrı bir türdür. Büyük Okyanus’ta da sürüler halinde yasar. Küçük balıklar, yavrular Ve planktonlarla beslenir. 2–3 yaşlarında olgunlaşan dişileri temmuz-ağustos arası 300–400,000 yumurtasını denize bırakır. Eti uskumru kadar lezzetli olmamakla beraber, taze-kuru-tuzlu olarak bol tüketilen bir balıktır.



KÖMÜRCÜ KAYASI (Gobius niger)

Bütün denizlerimizin nehir ağızlarına yakın, bazen de acı su bölgelerinde, 75 metreye kadar derinliklerin kumlu, çamurlu diplerinde fazla göç etmeden yasar. Boyları en çok 18–19 santimetre Olabilir. Mart-mayıs arasında 1,000–6,000 arasında yumurta vererek ürer. Bu yumurtalara erkekler bekçilik yapar. Küçük kabuklular, yumuşakçalar ve balıklarla beslenir. Eti beyaz, lezzetli ve yararlıdır.



KÜÇÜK KAYABALIĞI (Gobius (Ponücola) syrman)

Karadeniz kıyılarına akan nehirlerin küçük kabuklular ve yosunlarla kaplı zeminlerinde acı su-tatlı su karısımı sahillere yakın yerlerde yasar. Boyu 18-22, en çok 25 santimetre olur. Yumusakçalar ve özellikle kabuklularla beslenir. Nisan-mayıs arası doğan yavrulara, erkek bekçilik yapar. Diğer kayabalıkları gibi eti beyaz, lezzetli ve yararlıdır. Ekononıik değeri bölgelere göre değisir.



KUM TRAKONYASI (Trachmus araneus)

Ilık denizlerin sahil bölgelerinde 2-3 metreden 100-150 metreye varan derinliklerde yumuşak kumlar arasında ömür geçirir. Beslendiği küçük balıklar, böcek, yumuşakça ve kurtlara karsın çok Süratli bir avcıdır. En fazla 50 santimetreye büyüyebilir. Dikenleri trakonya gibi zehirli ve insan için tehlikelidir. Eti lezzetli olmakla beraber tehlikesinden ötürü az avlanıldığı için ekonomik değeri yoktur. Kışın derin sularda geçirip, mart basından itibaren sığlara sokulup, yaz sonuna kadar üreme yapar.



KUPES (Boops boops)


Altın kuşak da denir. Ilıman ve sıcak denizlerde yasar. Akdeniz, Ege ve Marmara’da bulunur. Marmara’dakilerin bir bölümü Karadeniz’e çıkar ve döner. Yosunlar, balık yavruları ve kabuklularla Beslenir. Boyları 15–25, en çok 35 santimetre olur. Üremelerini bahar sonunda yapar. Karagöz ve çitari ile aynı türdendir. Eti lezzetlidir. Ancak bölgesel değerlenir.



KURBAĞA BALIĞI (Uranoscopus scaber)

Akdeniz, Ege ve Marmara’da taslık ve yosunlu bölgelerde yasar. Dipte yatarak basının üstündeki gözleri ile küçük canlıları veya balıkları görüp, avlar. Nisan-mayıs aylarında kışladıkları derin Sulardan sahillere, bazen de acı su bölgelerine sokulup temmuz-eylül arasında üreme yapar. Kg./ağırlığına göre 10,000–20,000 yumurta döker. Yavrular, önce planktonlarla daha sonra ise omurgasızlarla beslenir. Eti lezzetlidir. Özel avcılığı yapılmadığı için ekonomik değeri azdır.



LAHOZ/GİRDİA (Epinephelus aeneus)

Ege ve özellikle Akdeniz’de yaygın bulunan, boyları 1 metre olabilen bir hani türüdür. Fazla derinlere gitmeden kayalık, taslık veya çakıllı alanlarda yasar. Oldukça yırtıcı, etçil bir balıktır. İrili ufaklı her türlü kabuklular, omurgasızlar ve küçük balıklarla beslenir. Mayıs-haziran arasında üreme yapar. Akdeniz’in eti çok lezzetli, şöhretli balıklarındandır. Ancak ekonomik değeri Bölgeseldir.



LEKELİ MERCAN (Pagellus bogaraveo)


Mandagöz mercan da denir. Ege ve Akdeniz’de yaygındır. 100–300 metreye varan derinliklerde sahile yakınlarda kabuklular, omurgasızlar ve sualtı bitkileriyle beslenerek yasar. Boyu 30–50 Santimetre olabilir. Hermafrodit bir balıktır. Hem erkeklik, hem de dişilik karakteri gösterir. Suların ısısına bağlı olarak bahar aylarında üreme yapar. Eti beyaz, gevrek ve lezzetlidir. Ekonomik Değeri yüksektir.



LERKİT BALIĞI (Rutilus frisu)

Karadeniz’in doğu ve batısıyla Trakya’daki nehirler ve bu nehirlerin denizle kansımı acı su bölgelerinde yasar. Genelde 40–50, en çok 70 santimetre boy ve 5 kilogram ağırlıkta

olabilir. Küçük balıklar, kurtlar ve böcek yumurtalarıyla beslenir. Nisan-mayıs aylarında nehirlerin içlerine ve göllere girerek üreme yapar. Etinin gıda yönüyle, ekonomik değeri olduğu gibi, amatör olta avcıları için de kıymetlidir.



LEVREK (Dicentrarhus labrax)

Denizlerimizde ve denizlerin nehirlerle karışımı acı su bölgelerinde yasar. Hani ailesindendir. Fazla gezici olmayan levrek, yerli balıklardan sayılır. Gençken gruplar halinde, sonraları tek basına yasar. Yasam ortamı, karanlık ve kuytu yerlerdir. Bu nedenle gemi batıkları veya kaya oyuklarında yuvalanır. Yaklaşık 20 yıllık yasamı olabilen levrek, ortalama 50–60 santimetreden 1 metre boy ve 10–12 kilogram ağırlığa erişebilir. 40 santimetreden küçüklerine ispendek denir. Küçük yavru balıklarla beslenir. Ocak-mart arasında 500,000–2.000.000 yumurta dökerek, yüksek bir üreme

Gösterir. Eti en lezzetli balıkların basında gelir. Bu nedenle de ekonomik değeri çok yüksektir.



LİPSOZ (Scorpaena scrofa)

50–60 santimetreye ve 4–5 kilograma kadar büyüyebilen lipsoz balıkları, sıcak ve ılık denizlerimizin sahil kıyılarından 1000 metreye kadar inen derinliklerde, bitkilerle örtülü, taslık, çakıllı ve kumlu düzeylerde yasar. Bilhassa Marmara ve Ege’de çok rastlanır. Eti çok lezzetli ve Yararlıdır. Et yiyen bir balık oları lipsoz, ilkbahar aylarında ürer. Yaklaşık 3,000 yumurta döker. Dikenleri çok zehirlidir.



MALTA PALAMUDU (Naucrates ductor)

Eskiden gemilerin altlarında, genelde köpekbalıklarına eslik ederek yüzen, bu nedenle pilot balığı da denen çevik hareketli bir balıktır. Ortalama 40 santimetre boyda olur. Sıcak ve ılıman Denizleri sever; yosunlar, deniz kurtları, kabuklular ve özellikle köpekbalıklarından arta kalanlarla belinlenir. Sonbaharla kıs ayları arasında üreme yapar. Etinin gıda değeri yoktur.



LÜFER (Pomatomus saltator)


Gezici balıklardan oları lüfer, Karadeniz’le Ege Denizi arasında dolaşır. Büyümesinin aşamaları İçinde değişik isimler alır. Buna göre: boyları, 10 santimetreye kadar olarılar defneyaprağı, 15–18 Santimetreye kadar olanlar çinakop, 18–25 santimetreye kadar olanlar sarıkanat, 28–35 santimetreye kadar olanlar lüfer, 35 santimetreden fazla olanları da kofana diye adlandırılır. Seyrek olarak kofanaların 60 santimetreyi astığı, hatta 1 metreye ulaştığı görülmüştür. Lüfer, sonbahar-kıs aylarında en lezzetli ve olgun devrini yasar. Yaz ortalarından sonbahara kadar da kışlamaya Geçerler. Ilık suların 10–200 metre derinliklerinde yasar. Üremeleri, bahar sonu ile yaz basıdır. Kademeli olarak 60–80,000 yumurta verir. Bol verimliliği ve etinin lezzetiyle ekonomik değeri çok yüksektir.



MAVİ-KEFAL (Chelon labrosus)

Kefal, denizlerimizin sıcak ve ılık bölgelerinde, kıyılara yakın, denizle ilişkili nehir ağızlarında ayrıca iç sularda ve sürüler halinde yasayan bir balık türüdür. Denizlerimizde has kefal, altın baskefal, top baskefal, mavi kefal, dudaklı kefal gibi çeşitli türleri vardır. Ayrıca Büyüklüklerine göre de isimlendirilir. Türlerine göre 25 santimetreden 90 santimetre boya erişirler. Yaklaşık 15 yıllık ömrü oları kefaller, 6–7 yaslarından itibaren yaz aylarında üreyerek 150 Binden 7 milyona kadar yumurta verirler. Eti ve yumurtası yönünden değerli bir balıktır. Deniz dibi bitkileri ve yumuşakçalarla beslenir.



MAZAK (Trigloporus lastoviza)

Benzerliğinden ötürü kırlangıcın küçüğü sanılır. Aynı soydan fakat ayrı balıklardır. Ortalama 20–25, Akdeniz’de yasayanları 40 santimetreye ulaşabilir. Bütün kırlangıç türleri gibi ılıman denizlerin Kumlu zeminlerinde yasar. Biyolojik yapısı, kırlangıçla estir. Taze olarak tüketilen eti, kırlangıç gibi yararlı ve lezzetlidir.



MELANURYA (Oblade melarıura)


Mercan ailesindendir. Marmara, Ege ve Akdeniz’in 2–3 metre sığ sularında, su yüzeyine yakınlarda, fazla göç etmeden yasar. Diğer mercan türlerinden farklı olarak sualtı bitkileriyle beslenir. En fazla 30 santimetreye büyür. Üremesi bahar sonuna kadar sürer; yumurtalarını denize bırakır. Mikroplarıktonlarla beslenen yavrular, yaz sonunda olgunlaşır. Eti bütün mercan ailesi gibi Beyaz ve lezzetlidir. Ancak az avlanıldığı ve taze tüketildiği için ekonomik değeri fazla değildir.



MERCAN (Pagellus erythnnus)

Sıcak ve ılıman denizlerin en ünlü balıklarındandır. Denizlerimizde karagözle beraber büyük bir aile oluşturur. Marmara, Ege ve Akdeniz’de yaygındır. Boyları yaklaşık 20–30, en çok 70 santimetre olabilir. Etçildir. Kabuklular, yumuşakçalar ve küçük balıklarla beslenir. Denizlerin taslık, kayalık bölgelerinde sahillere yakın yasar. Diğer mercanlar gibi hermafrodit fiziği ile hem erkeklik, hem de dişilik karakteri göstererek bahar ayları ile ağustos arası ürer. Lezzetli eti ve her Mevsimde bulunmasıyla ekonomik değeri yüksektir.



MEZGİT (Merlarıgius euxmus)

Marmara ve Karadeniz’de bol, diğer denizlerimizde az rastlanır. Boyları 20–40 santimetre olabilir. Gelincik ve bakalyaro ile aynı türdendir. 30–40 metrenin altındaki derin sularda yasar. Gündüzleri yüzeylere çıkarak, hamsi, sardalye gibi sürü halindeki küçük balıkları avlayarak beslenir. Bölgesel şartlara göre şubat-mayıs arasında üreme yapar. Lezzetli eti ve her mevsimde bolca avlanılmasıyla

Ekonomik değeri yüksektir.



MIĞRI (Conger conger)


2–3 metre boydan 50–60 kilogram erişebilen, 30 yıla kadar ömrü olan, yazın sığ suların, kısın 150 metre derinliklerin taslık, kumlu ve çamurlu zeminlerinde yasayan bir balıktır. Nehirlere giremez. Sert, hareketli ve yırtıcıdır. Su içinde bulduğu her canlıyı yiyebilir. Gündüzlerini yatarak geçirip, karanlıkta avlanır. İlk ve sonbahar arası 100–150 metre derinlerde, açık denize, 3–5 milyon Yumurta döker. Eti lezzetli ve besin değeri çok yüksektir.



MİNAKOP (Umbma cirrosa)


Kötek balığı da denir. Bütün denizlerimizin taslık, kayalık bölgelerinin 100–150 metreye varan derinliklerinde, dibe yakınlarında yalnız yasar. Zaman, zaman acı sulara ve nehir ağızlarına da Girer. Eskina ve sarıağızla aynı türdendir. Yumuşakça, kabuklu ve kurtlarla beslenir. Yasadığı bölgenin şartlarına göre üremesini nisandan ağustosa kadar sürdürür. Sert ve beyaz etinin lezzeti Levreğe yaklaşır.



MİNİ İNCİ BALIĞI (Phoxinus phoxinus)

Trakya Bölgesi’ndeki akarsularda yayılış gösterir. 7–10, en çok 14 santimetre (dişileri) boyunda olur. Suyu berrak, oksijeni zengin akarsu ve göllerin dibi çakıllı bölgelerinde, su yüzeyindeki böcekler, sinekler dip hayvancıkları ve balık yumurtaları yiyerek yasar. Küçük, hareketli ve kurnaz bir balıktır. Mayıs-haziran arası yaklaşık 1,000 yumurtasını taslara yapıştırır. Üreme devresinde Basının üstünde inci benzeri pullar oluşur. Alabalık yumurtalarını aşırı tüketmesi ile zararlı bir canlı sayılır.



MÜREN (Murenea helena)

Merina balığı da denir. Boyları 2 metre hatta daha da fazla olabilir. Etçil ve yırtıcı bir balıktır. Ürkütüldüğü veya tahrik edildiğinde fazla saldırgan olup, çevresindeki insanlar için tehlikeli olur. Avlanmasının tehlikesi ve denizlerde az bulunuşu nedeniyle fazla ekonomik sayılmaz. Ancak, eski Roma çağlarından beri etinin çok lezzetli olusu bilinmektedir. Bütün denizlerimizin az derinliklerinde ve kuytu yerlerde yasar. Üremeleri, ilkbahardan başlayarak sonbahara kadar sürer.



NOKTALI İNCİBALIĞI (Albumus bıpunctatus)

Karadeniz, Trakya ve Marmara’daki akarsularda yaygındır. Boyları 9–13, en çok 16 santimetre olur. Temiz ve hızlı akan suların dibe yakınlarında, zaman, zaman akıntılara karsı yüzerek yasar. Küçük planktonlar ve dip hayvanlarını yiyip, su yüzeyindeki sinekleri avlayarak beslenir. Mayıs-haziran arası üreyerek yumurtalarını kumlu, çakıllı sahillere bırakır. Avcılıkta yem olarak kullanılmasının yanı sıra, doğadaki değeri daha önemlidir.



ÖRDEK BALIĞI (Labrus nüxtus)


Boyu 40 santimetre ağırlığı 1 kilogram olabilen ve 15–17 yıl yasayabilen, dişileriyle erkekleri arasında renk farkı olan çok güzel renkli bir lapin cinsidir. Genelde 10–100, seyrek olarak 180 Metre derinlerde yasar. Denizdeki küçük hayvanlar ve balıklarla beslenir. Üreme mevsimi nisan-ağustos arasıdır. Bu esnada çiftler halinde kaya oyuklarını yuva olarak kullanırlar. Daha sonra Yumurtaları korumak için erkekleri nöbet tutar. Doğa değeriyle korunması gerekli bir balıktır.



ORFOZ (Epinephelus guaza)


Hani türünden ve levrekle akrabadır. Ortalama 60–70 santimetreden 1–1,5 metre boy ve 30–40 kilogram ağırlığa erişebilir. Ege ve Akdeniz balığıdır. Taslık, kumluk ve yosunlu sahil bölgelerinin 8 metreden 150 metre derinliklerine kadar yalnız yasar. Etoburdur. İrili, ufaklı kabuklular ve Yumuşakçalarla beslenir. Eti çok lezzetli olmakla beraber yaslıları kuru ve lifli olur. Denizlerimizde az bulunmasına rağmen sualtı zıpkın avcıları tarafından türün yasamı açısından tehlikeli bir şekilde tüketilmektedir.



ORKİNOS (Thunnus thynnus)


Denizlerimizde yasayan iri ve çok değerli bir balıktır. Uzunlukları 3–4 metre ve ağırlıkları da 100–150 kilogramdan 800 kilograma kadar olabilir. Çeşitli türleri vardır. Orkinos, sürü halinde yasayan gezici balıklardandır. Yazın Karadeniz’e çıktıktan sonra sonbaharda Marmara’ya ve oradan da Ege’ye geçerek hemen bütün Akdeniz’i dolaşırlar. Bu gezilerinde saatte 40–60 kilometre hızla yol alabilirler. Genel olarak üst sularda yasarlar. Mart-ağustos arasında ürerler ve yaklaşık 1 milyona yakın yumurta verirler. Yasam süreleri, ortalama 15 yıldır. İhracat ve gıda endüstrisi yönünden

Ekonomik değeri çok yüksektir.



OT SAZANI (Ctenopharyngodon idella)

Ot balığı olarak da tanımlanır. 2,000 yıldan beri Çin’de sazan üretimi ile beraber yetiştirilir. Anayurdu Çin’den dünyaya yayılan, bu arada ülkemize de getirilen bir kültür balığıdır. Ortalama 40–80 santimetre boy ve 2–5 kilogram ağırlıkta olur. En çok 12–30 kilogramağırlığa ulaşabilir. Otobur bir balıktır. Günde ağırlığının %120′si kadar ot yer. Bu nedenle havuzlarda ot mücadelesi için mükemmel bir canlıdır. 5–6 yaslarında olgunluğa erişir ve kg/ağırlığına göre 120,000 yumurta verir. 6–10 santimetre boya eristikten sonra sadece bitkilerle beslenir. Ülkemizde henüz tüketim

Değeri yoktur.





PALAMUT/TORİK (Sarda sarda)

Karadeniz ve Marmara’nın en ünlü balığıdır. Bahar aylarında beslenmek için Karadeniz’e çıkıp, sonbahardan itibaren kışlamak için Marmara’ya, Çanakkale’ye kadar iner. Süratli ve iyi yüzücüdür. Sürü halindeki uskumru, kolyoz, istavrit, hamsi, sardalye gibi balıklara saldırarak yer. 18–20° C. sularda 400,000′den birkaç milyona kadar yumurta dökerek açık denizde ürer. Yetiştikten sonra büyümesine göre küçüklerine Vanoz-Gaco, 10–25 santimetre Çingene palamudu, 30–35 santimetre palamut, 40–45 santimetre kestane palamudu, 50–55 santimetre zindandelen, 55–60 santimetre torik, 60–65 santimetre sivri, 65–70 santimetre altıparmak, 70 santimetre ve üstü peçuta olarak adlandırılır. Taze tüketimi, ihraç ve endüstri yönleriyle çok değerli olan bu balığın üretimindeki azalma, Ekonomik değerini tehlikeli boyutlara indirmektedir.



PAPAĞAN BALIĞI (Sparisoma cretense)


Ege’de seyrek, Doğu Akdeniz’de yaygın bulunan, fazla göçler yapmadan sıcak denizlerin sığ, taslık ve bol bitkili, bazen de acı su bölgelerinde yasayan, çok çeşitli ve güzel renkleri olan bir balıktır. Iskaroz balığı da denir. Deniz yosunlarıyla beslenir. Yaz aylarında üreme yapar ve 812,000 yumurta verir. Sert ve yavan eti yenmez. Doğa değeri yönü ile korunmalıdır.



LAPAZ BALIĞI (Chromis chromis)


Sıcak ve ılıman denizlerin 50 metreye inen, dibi kayalık, mağaralı bölümlerinde yasar. Bütün denizlerimizde bulunur. Boyları 12–18 santimetre olabilir. Bahar sonundan ağustosa kadar üreme yapar ve yumurtalarını çok iyi gizler. Planktonlar ve balık larvalarıyla beslenir. Sert ve lezzetsiz eti yenmez. Az bulunduğu için korunmalıdır.



PİSİ (Pleuronectes platessa)


Ortalama 30–40 santimetre boy ve 250–350 gram ağırlıkta olabilen, ekonomik Değeri yüksek balıklardan biridir. Denizlerin kumlu, çakıllı diplerinde, kabuklular ve yumuşakçalarla beslenip, 15–18 yıla kadar yasar. Sıcak ayları diplerde geçirip, kısın sahillere yaklaşır. Acı sulara, nehir ağızlarına kadar sokulur. Bir diğer türü de tatlı sularda yasar. Üremelerini ocak-mart arasında 5–6° C. sularda yapar. 800,000–1 milyon yumurta verir.



PULLU SAZAN (Cyprinus carpio)

13.-14. yüzyıldan beri kültür üretimi yapılan, kolay yetişen, eti lezzetli, ekonomik değeri çok yüksek bir balıktır. 3–4 yaslarında olgunlaşıp 200–300,000 yumurta verir. Ortalama 30–40 Santimetre boy ve 500–1,000 gram ağırlıkta olur. Doğal yetişenlerinin 100 santimetre ve 25 kilogram olanlarına rastlanır. Sportif avcılığı değerlidir. Su böcekleri, kurtlar ve diğer hayvanlarla Beslenir.



RİNA (Dasyatis pastmaca)

Köpekbalığı ailesinden olup, şeklen vatoza benzer. Sahillerin 60 metreden 200 metreye varan derinlerin kumlu, çamurlu diplerinde hareketsiz yatarak avlanır. Boyları 150 santimetreye Ulaşabilir. Çeşitli balıklar ve omurgasızlar baslıca gıdasıdır. Kışları derinlerde geçirip yaz aylarında kıyılara, tatlı sulara ve lagünlere yaklaşır. Çiftleşerek ürer. Gebelik süresi 15–18 aydır. 78 yavru yapar. Eti lezzetsizdir. Tüketim değeri yoktur. Kamçı benzeri kuyruğu yaralayıcı, dikenleri ise tehlikeli şekilde zehirlidir.



SARDALYA (Sardine pilchardus)


Sürü halinde, yazın orta, kısın derin sularda yasayan gezici balıklardır. Eskiden deniz üstünü ateşin

Aydınlatmasıyla avcılığından ötürü ateş balığı diye de tanınır. Boyları, ortalama 15 santimetre en çok 20–22 santimetre olur. Deniz içinde henüz yumurtadan çıkmış balık yavruları ve planktonları yiyerek beslenir. Karadeniz, Marmara, Çanakkale Boğazı Bölgesi ve Kuzey Ege’de bol bulunur. Etinin lezzeti ve çeşitli kullanım alanıyla ekonomik değeri çok yüksektir. Üremeleri nisandan eylüle kadar geniş bir devrede ve çok kerelerde olur. Yaklaşık 20,000 yumurta verir.



SARIAĞIZ (Argyrosomus regius)

Sıcak ve ılık denizlerde 100–150 metre derinliklerin taslık, mercan, kayalık Bölgelerinde yasar. Etçil bir balıktır. Kendinden küçük ne bulursa yer. Ortalama boyu, 50–60 en çok 2 metre ve 75 kilogram olanlarına da rastlanır. Etinin lezzet ve verimliliği ile bolca avlanılmasından dolayı ekonomik değeri yüksektir. Fazla gezici bir balık değildir. Denizin ısı şartlarına göre bahar Ortalarından ağustosa kadar üremelerini sürdürürler.



SARIGÖZ (Spondyliosoma cantharus)

Sparidae ailesinden bir balıktır. Boyları 50 santimetre olabilir. Anatomisi karagöze benzer. Ilık sahil bölgelerinde ve bunların uzantısı ılıman denizlerde yasar. Karadeniz’de az bulunur. Yasam Çevresi kayalık ve kuytu yerlerdir. Baslıca besinleri küçük kabuklular, deniz solucanları ve özellikle karidestir. Etleri de karagöz ve mercan gibi beyaz, gevrek ve lezzetlidir. Üremeleri, erken ilkbahar aylarından başlayarak yaz sonuna kadar devam eder.



SARIKUYRUK (Seriola dumerili)

Akdeniz’de yasayan, genelde 30–50 santimetre, en çok 100 santimetre olabilen istavrit türünden bir balıktır. Diğer ülkelerde 150–200 santimetre olanlarına rastlanır. Yumuşakçalar, kabuklular ve küçük balıkları avlayarak beslendiği kayalık sahillerde küçük sürüler halinde yasar. Üreme devresi, bahardan yaz sonuna kadardır. Eti lezzetlidir. Japonya’da bol miktarda üretimi yapılır.



SİNAĞRİT (Dentex dentex)


Karagöz ailesinden olan sinarit, Ege ve Akdeniz’in sert, hareketli ve kuvvetli bir balığıdır. 1–1,5 metre boy ve 10–15 kilogram ağırlığa kadar büyüyebilir. Kabuklular, yumuşakçalar ve özellikle Mürekkep balığı ile beslenir. Kuvvetli çenesiyle bir ıstakozu rahatça kırıp, yiyebilir. Yazın kıyıların taslık, kayalık bölümlerinde, kısın da 300 metreye varan derinlerde küçük sürüler halinde Yasar. İlkbahar aylarında üreme yapar. Etinin lezzeti ve ender avlanmasıyla çok kıymetli bir balıktır. Olta avcılığı da amatörler için değerlidir.



SİVRİBURUN KARAGÖZ (Diplodus puntazzo)

Karagöz balıkları, Marmara, Ege ve Akdeniz kıyılarımızın en tanınmış balıklarındandır. Karadeniz Bölgesi’nde de rastlanır. 0–400 metre derinliklerde yasar. Sivri burun karagöz, 35 santimetreye kadar büyüyebilen, sürü halinde yasayan, mevsimsel olarak beslenme, üreme, kışlama gibi nedenlerle oldukça uzun mesafelerde göç eden balıklardır. Kıyıların taslık, çakılları Arasında bitkileri ve küçük kabuklularla beslenir. Bu balıkların mensup olduğu ispridea familyasına ait pek çok balık türü sularımızda yasar.



SİYAH SAZAN (Mylophaıyngodan piceus)

Çamur sazanı da denir. En çok 80 santimetre boya ulaşır. Sakin akan nehirlerin çamur veya kumlu Zeminlerinde, derinlerde, kabuklular ve yumuşakçalarla beslenerek yasar. Eti lezzetlidir. Çin’de üretimi yapılmasına karsın ülkemizde değerlendirilmesi henüz araştırılmaktadır.



SOMON (Salmo salar)

Anayurdu Kuzey Amerika’dan dünyaya yayılmış, üretilmek üzere de ülkemize getirilmiştir. Boyu, ortalama 60–100 santimetre, ağırlığı da 3-15 kilogram olabilir. 150 santimetreye ulaşanları olur. Hızlı akarsuların, oksijeni bol temiz sularında yasar. Doğal yetişenleri 2–3 metre yükseğe atlayıp yüzerek 2-3,000 km.lik nehir kaynaklarına ulaşıp burada ekim-kasım arası üreme yapar. Doğan yavrular, tekrar acı sulara iniş yapar. Yetişkinleri denize de uyum gösterir. Etoburdur. Böcekler, sinekler, kabuklular ve irili-ufaklı balıklarla beslenir. Tatlı su balıklarından eti en lezzetli olanıdır.

Ayrıca yumurtasından kırmızı havyar elde edilir. Ekonomik değeri çok yüksektir.



SUDAK (Stizostedion fucioperca)

Marmara, Trakya, Karadeniz ve Göller Bölgesi’nde 10–15 yıl yasayan, 40–70 santimetreden 130 santimetre boy ve 1–5 kg’dan 12 kilogram ağırlıkta olabilen; hareketli, avcılığı zevkli bir balıktır. Kendinden küçük balıklarla beslenir. Nisan-mayıs arasında 200,000–1.000.000 yumurta vererek ürer. Gündüzlerini dipte geçirip, avlanmak için sabah erken veya aksam üzerleri su yüzeyine çıkar. Etinin deniz levreğine yakın lezzeti ve bol verimliliği ile ekonomik değeri çok yüksek bir tatlı su balığıdır.



TAHTA BALIĞI (Blicca bjoerkna)

Marmara ve Trakya Bölgesi’nde ağır akışlı nehirlerin sıcak, sığ ve bitkisi bol bölümlerinde yasar. Göllerde de yasam gösterir. Planktonlar, küçük canlılar ve bitkilerle beslenir. Mayıs-temmuz arası Üreme yapar. Çok yavaş büyür. 3–5 yaslarında 10–12, en çok 25–35 santimetre olabilir. Eti çok kılçıklı ve lezzetsizdir. Genelde ekon balıkların yetiştiriciliğinde yem olarak kullanılır.



TASALTI BALIĞI (Cottus gobio)

Kuvvetli akan dere ve ırmakların berrak sularında, taslar arasında yasar. Boyları ortalama 12–13 santimetre en çok 20 yavruları, bitkiler ve özellikle alabalık yumurtalarıyla beslenir. Tatlı su levreği Ve turna balığı için de kendisi yem olur. Üreme devresi şubat mayıs arasıdır. Eti gevrek ve lezzetlidir.



TASISIRAN BALlĞl (Cobitis taenia)

Yavaş akıntılı nehirler veya göllerin, suyu berrak, kumlu zeminlerinde yasar. Çeşitli Türleri vardır. 5–12 santimetre boyda olabilen tasısıran, gününü kumlu diplerde geçirip geceleri avlanır. Küçük Organizmalar ve hayvanlarla beslenir; bu arada avları ile beraber kumları da ağzına alarak çiğner. Nisan-haziran arası ürer; yapışkan yumurtalarını taslara, köklere, bitki saplarına bırakır. Tasısıran Balıkları, doğa dengesi yönü ile değerlidir.



TATLISU KAYABALIĞI (Proterorhmus mannoratus)

Karadeniz’e akan akarsuların diplerinde fazlaca rastlanan, yasamı diğer kaya balıklarıyla benzerlik gösteren, boyları en çok 11–12 santimetre olabilen bir balıktır. 2–3 yaslarında olgunlaşan dişileri, topluca yumurta verir. Erkekler de nöbet tutarak yumurtaları bekler. Yumuşakçalar ve küçük karideslerle beslenir. Tatlı sulara girişinde böcek larvaları da yer. Doğa dengesi balığıdır. Sportif veya ekonomik yönü olmayan bir türdür.



TATLISU KEFALI (Leuciscus cephalus)

Ülkemizin çeşitli bölgelerinde yaygın olan, hızlı akan dere veya nehirlerde, 7–10 yaslarında 30–40 santimetre boy ve 600–1,000 gram ağırlığa erisen bir kefal türüdür. Yavru safhasında küçük kurtlar, Karides ve böcek yavrularıyla beslenirken, büyüyünce ot da yer. Yaslandıkça yırtıcı olup kurbağa ve sıçrayarak su dışındaki kelebekleri de yiyebilir. Nisan-haziran arası 45–50,000 yumurta dökerek ürer. Etinin lezzetsiz ve değersiz olusuna karsın avcılığı çok makbuldür.



TATLISU KOLYOZ BALIĞI (Chalcalbumııs chalcoides)

Marmara, Kuzey Ege ve Karadeniz’in doğusundaki akarsu ve göllerin yüzeyinde yasar. Zaman zaman da nehirlerin denizle karışımı acı su bölgelerine iner. Böylece acı su-tatlı sular arasında göçler yapar. 15–30 santimetre boyunda olabilir. Planktonlar, sinek larvaları (sivrisinek) ve küçük canlılarla beslenir. Mayıs-haziran arasında 15–25,000 yumurtasını taslık, çakıllık dere kenarlarına bırakır. Yıllar öncesi “chalealbumus chalcoides Dstanbulensis” türü Haliç’te Kâğıthane Deresi’nde Yasardı. Etinin lezzeti, bölgesel olan bir balıktır.



TATLISU LEVREĞÎ (Perca lluviatHîs)


Kuzey bölgelerimizdeki, akarsu ve göllerle, bunların denizle ilişkili acı su bölgelerinde yasar. Boyu 20–35 santimetre en çok 50 santimetre olabilir. Fazla göç etmez. Yumuşakçalar, küçük balıklar ve balık yumurtalarıyla beslenir. 7–8° C. sularda mart-haziran arası üreme yapar. Beyaz ve lezzetli etiyle taze olarak tüketildiği gibi olta avcıları içinde kıymetli bir balıktır.



TATLISU SARDALYASI (Clupeonella abrau muhusi)

İlk kez Rusya’nın Abrau Gölü’nde bulunmuş; 1943′de de ülkemizde Ulubat (Apolyont) Gölü’nde rastlanmıştır. İznik Gölü’nde de yasamaktadır. Boyları 7–8, en çok 12 santimetre olan, sürü halinde Dolasan bir ringa/tirsi türüdür. Planktonlar, küçük su hayvanları ve omurgasızlarla beslenir. 2–3 yaslarında olgunlaşıp 10–14° C. sularda haziran-ekim aylarında yumurtalarını açık suya bırakarak ürer. Eti, bölgesel olarak tüketilir. Daha ziyade alabalık yetiştiriciliğinde yem balığı olarak değerlendirilir.



TEKIR (Mullus surmuletus)

Karadeniz dışında diğer denizlerimizde yazın rastlanır. Boyları 15–35, en çok 25 santimetre Olabilir. Kumluk, çamur veya taslık kıyı kesimlerinin 3 metreden 100 metreye kadar derinlerinde gidip gelerek yasar. Diplerdeki kabuklular, böcekler ve diğer canlılarla beslenir. Yaz aylarında üreyip yapışkan yumurtalarını 10–60 metre derinlere bırakır. Etinin lezzeti, eski Roma Çağlarından beri namlıdır. Bol avlanılan, ekonomik değeri yüksek bir balıktır.



TİRSİ (Alosa fallax)


Boyları 30–33 santimetreye ulaşabilen tirsi, bir Karadeniz balığıdır. İstanbul Boğazı ve Marmara’da az bulunur. Kıyıya yakın yerlerde sürü ile yasarlar. Üreme mevsimleri ilkbahardır. Yumurta Bırakmak için acı su bölgelerine ve nehirlere girerler. Sardalye ailesinden bir balık oları tirsi; taze, tuzlama ve tütsülü olarak yenir. Ekonomik değeri yüksektir.



TRAKONYA (Trachinus draco)


Denizlerimizde yasayan en zehirli balıklardandır. Ortalama 17–18, en çok 35–40 santimetre boya erişir. Hareketsiz bir balıktır. Fakat deniz dibinde avlarına karsı çok süratlidir. Zehirleri bir insanı Sakat bırakabilir. Bu nedenle dikkat edilmelidir. Denizden çıktıktan, hatta öldükten sonra dahi zehirliliği devam eder. Özel olarak avcılığı yapılmaz. Aynı zamanda çarpan balığı olarak Adlandırılan trakonya, küçük balık ve kabuklularla beslenir. Kıs aylarında derinlere çekilir. Eti lezzetli olmakla beraber az avlandığından ekonomik değeri yoktur.



TRAKYA LEVREĞÎ (Gymnocephalus cemua)

Trakya’nın Karadeniz sahillerine dökülen ağır akışlı nehirlerle, bunların deniz bağlantılı acı su bölgelerinin kumlu zeminlerinde sürü ile yasar. Boyları 18–35 santimetre olur. Kurtlar, balık Yumurtaları, küçük kabuklular ve sinek larvalarıyla beslenir. Oburluğu diğer değerli balıkların besinleriyle yumurta ve larvaları için zarar vericidir. Üremelerini nisan-mayıs arasında yapar. Eti Lezzetlidir. Bol avlanılması doğa için yararlı olur.



TRANÇA (Pagrus ehrenbergi)


Mercan ailesinden ve fangri ile aynı türdendir. Ege’nin ünlü balığıdır. Sıcak ve ılık denizlerin 20–25 metre derinlerinde yosun ve bitki örtülü kumluk veya taslıklarda tek basına yasar. Boyu 30–50, En çok 75 santimetre olur. Kıs aylarında 150 metre derinlere iner. Kuvvetli çenesi ve dişleriyle her türlü kabukluyu kırıp yiyebilir. Ayrıca dip hayvanları ve balıklar da besinine ek olur. Hem erkek, hem de dişi karakteri gösterir. Yaz aylarında üreme yapar. Eti beyaz ve lezzetlidir. Geçmişte aşırı avlanılması, neslini çok azaltmıştır.



TURNA BALIĞI (Esox lucius)

Karadeniz’e akan nehirlerin berrak ve bol bitkili sularında ve çeşitli göllerimizde yasar. Tatlı su balıklarının en hareketlisi ve en yırtıcısıdır. Tüm balıklara, hatta yaban ördeklerine saldırır. Kendi Yavrularını da yediği olur. Yasam şartları elverirse 20–25 yıl yasar. Erkekleri en çok 100, dişileri ise 150 santimetreye kadar büyür. 2–3 yasından itibaren ilkbahar aylarında yaklaşık 200,000 yumurta vererek üremeye baslar. Genç ve küçüklerinin (1–3 kilogram ) eti lezzetlidir. Spor avcılığının en namlı balıklarındandır.



UÇAN BALIK (Exocoetus vofitans)


Güney Ege ve Akdeniz’de dibe inmeden deniz yüzeyinde yasar. Planktonlar, omurgasızlar ve yavru balıklarla beslenir. Gümüş ve kefale benzer. Boyu 20–30 santimetre olabilir. Bazen büyük balıklardan kurtulmak, bazen de saatte 80 km.’yi bulan yüzme hızı gereği, su yüzeyinden 25–50 santimetre yükselip büyük kanatlarıyla 2–13 saniye ve 50–250 m.’lik planör uçuşları yapar. Baharla Yaz arasında, deniz ortasında, yumurtalarını yosun, ağaç dalı gibi herhangi bir şeye yapıştırarak ürer. Eti lezzetlidir. Bölgesel değerlenir.



USKUMRU (Scomber scombrus)

Genelde 25–35 santimetre olan, 40 santimetreye kadar büyüyebilen, sürüler halinde yasayan Marmara’nın yerli balığıdır. Geçmişte Karadeniz ve Ege arasında büyük göçler yapan, eti çok lezzetli olan ve bol avlanılan uskumru, şimdilerde ekolojik nedenlerle seyrek rastlanan, adeta tükenmiş bir balıktır. Normalde, 2–3 yaşında olgunlaşan dişileri, 350–400,000 yumurtasını denize bırakır. Üreme devresi şubat-nisan arasıdır. Planktonlar, hamsi, çaça gibi küçük Balıklar ve yavrular besinidir. 8–10 yıl yasar. Torik ve kofana bas düşmanıdır. Az yağlı ve Kurutulmasına çiroz denir. Yasam ortamı tekrar var olduğunda ekonomik değeri en yüksek Balıklardan biridir. Atlantik’te yasayan lezzetsiz bir türü daha vardır.



ÜZGÜN (Callionymus lyra)

Renklerinin güzelliğinden ötürü mine balığı adıyla da tanınır. Boyları 25 santimetre kadar olabilen bu balık; karides, yengeç, denizkestanesi, denizyıldızı, omurgasızlar ve yosunlar gibi çesitli besinlerle yasar. Sığ sulardan 300–350 metre derinliklere inebilir. Denizlerimizde yaygın olarak bulunur. Etinin kıymetli olmayışı, dikenlerinin az da olsa zehirli olusu ile herhangi bir Ekonomik yönü yoktur.



VATOZ (Raja clavata)


Köpekbalığı ailesindendir. Bütün dünya denizlerinde çok çeşitli türleri yasar. 1 m.yi asan boy ve 40–50 kilogram ağırlıkta olanlarına rastlanır. Uzun geziler yapmadan 15–20 metreden 100–150

Metreye varan derinlerde kumlara gömülü yatarak av bekler. Kabuklular ve küçük balıklarla beslenir. Bahar ve yaz aylarında sahillere yaklaşarak üreme yapar. Dişileri, 10–30 yumurta verir. Eti lezzetlidir. Fakat az tutulur. Karaciğerinden A vitamini ve yağ üretilir. Ekonomik değeri vardır.



YAYIN BALIĞI (Silunıs glarıis)

Akarsu ve göllerde yasayan balıkların en büyüğüdür ve aynı zamanda en uzun yasayanıdır. Ortalama 1–2 m’den 3 metreye kadar boy ve 150 kilogram ağırlığa erişebilir. 35–40 yıldan 100 yıla Kadar da yasayabilir. Yavaş akan nehirlerde, göllerde, dipte hareketsiz yatarak yasar. Etobur bir balıktır. Sualtındaki bütün hayvanları yiyebilir. Mayıs-haziran arasında gece sessizliğinde yumurta dökerler. Dişileri ağırlığına oranla kilogram basında 7,000–25,000 yumurta döker. Tatlı su balıkları içinde eti en lezzetli balıklardan biridir. Ekonomik değeri çok yüksektir.



YAZILI HANİ (Serranus scriba)


Uzunluğu en çok 25 santimetre olabilen yazılı hani, kendi türünün tipik bir örneğidir. Belli bölgelerde yalnız yasar. Levrek balığı ailesindendir. Kendinden küçük balıklar, karides gibi kabuklularla beslenir. Yaklaşık 30 metre derinlerde, belirli bölgelerde yanlız yasar. Bas kısmındaki çeşitli renk ve süslemelerden “yazılı” ismini alır. Üremeleri mayıs-haziran arasında olup cins ve türlerine göre 18–900 bin yumurta döker.



YILAN BALIĞI (Anguilla anguilla)

Erkekleri 30–50 santimetre, dişileri 45–100 santimetre olabilen; hem tatlı, hem de tuzlu sularda yayılış gösteren bir balıktır. Doğumu ve 3 yıllık gelişmesinden sonra tatlı sulara girer. 8–20 yıl buralarda kaldıktan sonra tekrar üremek için Atlas Okyanusu’nda Sargossa Denizi’ne yönelirler. Burada 7–10° C. sularda yaklaşık 1,000–3,000 metre derinlerde milyonlarca yumurta dökerler. Dönüsü başarabilen yavrular, tekrar acı su bölgelerine gelirler. Yırtıcı ve obur bir canlıdır. Yumuşakça, kabuklular ve balıklarla beslenir. Etinin lezzeti yanında yetiştirmeye uygunluğu İle ekonomik değeri çok yüksektir.



ZARGANA (Belone belone)


60–70 santimetre bazen de 1 metre uzunluğu varan zargana, ortalama 18 yıl yasar. Hamsi, çaça, çamuka ve kıraça gibi küçük balıklarla beslenir. Ilıman denizlerimizin yerli balıklarındandır. Kılıç balığı baslıca düşmanıdır. Yapısıyla gayet çevik ve süratli bir balıktır. Kendini korumak için su yüzeyine sıçrayarak da yüzebilir. Eti yönünden değerlidir. İlkbahardan sonbahara kadar üreme Sürecinde 30–50 bin yumurta verir.



ZURNA BALIĞI (Scomberesox saurus)

Uskumru turnası da denir. Ilık ve sıcak denizlerin üst düzeylerinde ve sahillerden uzakta yasar. Uzunlukları ortalama 50 santimetredir. 20-30′lu gruplar halinde gezerler. Bilhassa Ege ve Akdeniz’de rastlanır. Etçil bir balıktır ve sürü halindeki küçük balıklarla beslenir. Etleri Beyaz ve lezzetli olmakla beraber, kütle avcılığı yapılamadığı için ekonomik değeri önemsizdir. Erken ilkbahardan yaza kadar her seferinde 1,000–1,500 olmak üzere 7–8 defa yumurta verirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder